Bugün güçlü kadın profilinden bahsedelim. Kadın dediğin beyle olur, diye nitelendirilen her işin üstesinden layıkıyla gelen ve eş zamanlı olarak kadınlığını koruyan östrojen ve testosteron harmanı kadınlar... içimizdeki erken olgunlaşmak zorunda kalmış çocuklar sayesinde 30 yaşında gibi davrandığımız 20li yaşları, ardından 30lu yaşlara gelince de neyi kaçırdım ben diye gerçeklerle yüzleşmeyi yaşayan bizler. Hayat farkında olmadan kolayca hallettiğimizi düşündüğümüz pek çok sorunu gün yüzüne çıkartmayı iyi biliyor. Bir şekilde hayatı şekillendirdiğimiz yaşlarda olgunlukla atlattığımız (kimi zaman çevremizdeki kadınların nasıl başa çıkamadığını ve büyüttüğünü düşündüğümüz) olayları hayat bize çeşitli aynalardan geri döndürebiliyor. "Bir şey yok, bunu da atlatırım" diye düşünsek de içimizden geçtiği zamanlar olabiliyor.
Peki sen güçlü kadın, şuan içinde bulunduğun ve baş edilmez gözüken sorunlarını dışarıdan gözleyip kendini suçluyor musun? Böyle bir şeyi nasıl beceremiyorum ya da elimden geleni yaptım ama olmuyor, diyor musun? Bir dur ve sakinleş, bir bardak su al ve otur okumaya başla kendini. Evet doğru okudun, kendini okumak zamanıdır.
Sana ayna tutulan konuları bir kağıda yazmakla başla. Hangi sorunlarla uğraştığını bir görsün o gözler. Sonra hepsini ayrı ayrı kendi kulvarında aslında nasıl olmasını istediğini belirle ve yaz altlarına. Şimdi alış-veriş listesi elinde evde ne eksik biliyorsun. Kimden ne alacağını, nereden kaça alırsan en uyguna geleceğini de eminim biliyorsun. Hemen alış-verişe çıkmadan önce ufak bir tavsiyem daha var. Bu zamana kadar neler başardığını hatırlaman. Sorunca gelmez, al kağıdı kalemi eline ya da geç klavyenin başına ve kronolojik olarak bu güne kadar neler başardın yaz. Nereden başlayacağını hangisini sayacağını bilemiyorsan öncelikle öz geçmiş hazırlar gibi başlayabilirsin, aralara ilişkilerini ve dostluklarını, hastalıklarını ya da seni çok etkileyen karar anlarını serpiştir. İlk aklına gelenleri yazdıktan sonra bir gözden geçir ve 2 gün sonra tekrar açıp bak, varsa hatırladığın ekle, ilerleyen zamanlarda eklemeye devam et. Sonunda şaheserini görecek gözlerin.
Ve gelelim asıl konuya hatalarımız ve dönülmez akşamın ufukları yani pişman olduklarımız. Yapmayın hepimizin var böyle konu başlıkları, insan olduğumuzu biliyoruz değil mi? Melek mükemmelliğinde ya da film senaryolarında yaşamıyoruz. Gerçeklerden bahsediyorsak olumlu ve olumsuz iki yanı olduğunu da bilmeliyiz. O hatalar veya pişmanlıklar olmasaydı ne olurdu biliyor musun? Sen sen olmaz, o yazdığın başarılar elde edilmez, kelebek etkisiyle nice elindeki avucundaki varlığın başka paralellerde olurdu. Ha, zaten hali hazır halinden memnun değilsen, yine aynı teknikle yola devam edeceksin, doğruların ve hatalarınla yüzleşmek.
Sen sen ol, kendini hatırla. Suçlayarak, nasıl düştüm bu hataya diyerek, ben ne yaşıyorum ve istemiyorum bunu diyerek yalnızca kendine acı çektirir bir zaman sonra bileklerini kesseler acımaz hale gelirsin. Ne gerek var? O hücrelerinin hastalanmasına ne gerek var, erken yaşlanmaya ne gerek var, zaten erken olgunlaştığın için olması gereken olgunlaşma yaşında gerçeklerle baş etmekte sorun yaşıyorsun bir de bu süreyi yaşlanarak geçirmeye ne gerek var? Silkelen kadın. Kendine gel.
Tek başına yapamıyorsan uzman desteği alabilirsin. Yardım almak güçlü bir adımdır, birilerinin senin gibi kendiyle sorun yaşayan insanlara yardım etmek için yıllarca okul okuduğunu ve tecrübe edindiğini biliyorsun. Kendi işini görebiliyorsan ne ala, kamçılarını evde bıraktın mı?
Herkes kendine çok iyi bakmanın çeşitli yollarını öğrensin. Hadi bakalım, herkes işinin başına!
gk.
Yorumlar
Yorum Gönder